Ferrari, otomobil dünyasında köklü bir devrimin eşiğinde. On yıllardır içten yanmalı motorların sesiyle özdeşleşen İtalyan üretici, şimdi geleceğe yön veren ilk tamamen elektrikli modeli Ferrari Elettrica ile yeni bir dönemi başlatıyor.
2026 yılında yollara çıkması beklenen bu model, yalnızca bir “elektrikli Ferrari” değil, aynı zamanda markanın mühendislik felsefesini yeniden tanımlayan bir vizyonun somut hali olarak değerlendiriliyor. Üstelik Elettrica, mevcut bir aracın dönüştürülmüş versiyonu değil; sıfırdan geliştirilmiş, tamamen özgün bir platform üzerinde yükseliyor.
Ferrari Elettrica, dört bağımsız elektrik motoruyla 1.000 beygirin üzerinde güç üretiyor. 48 voltluk aktif süspansiyon, 800 voltluk elektrik mimarisi ve 4WS (dört tekerlekten yönlendirme) sistemiyle desteklenen bu yapı, markanın bugüne kadarki en gelişmiş teknolojik paketini temsil ediyor. “Full Active Corners” adı verilen sistem, her bir tekerleği bağımsız olarak kontrol ederek sürüş dinamiklerini saniyede 200 kez ayarlıyor. Bu sayede Elettrica, hem olağanüstü bir denge hem de geleneksel Ferrari hissini bir arada sunmayı başarıyor.
Tasarım açısından Ferrari henüz aracın nihai görünümünü paylaşmadı, ancak Elettrica’nın dört kapılı grand tourer formunda olacağı biliniyor. Bu konumlandırma, aracı Purosangue SUV ile birlikte markanın ikinci dört kapılı modeli haline getiriyor. GTC4Lusso çizgilerini andıran siluet, pratikliği performansla buluşturmayı hedefliyor.
Performans verileri ise etkileyici: 0’dan 100 km/s’ye yalnızca 2,5 saniyede ulaşıyor. Ancak 122 kWh’lik batarya paketi, yüksek enerji yoğunluğu sayesinde 530 kilometre civarında menzil sunuyor. 800 voltluk mimari, 350 kW hızlı şarj desteğiyle sadece 20 dakikada bataryanın yüzde 57’sini doldurabiliyor.
Ferrari, elektrikli sürüş deneyimini klasik ruhla harmanlamak için ses konusuna da özel bir yaklaşım geliştirdi. Elettrica, yapay motor sesi üretmek yerine elektrik motorunun doğal titreşimlerini özel algoritmalarla güçlendiriyor. Böylece sürücüler, sessizliğin içinde bile o kendine özgü Ferrari karakterini hissedebiliyor.
Marka, elektrikli dönüşümü bir zorunluluk değil, bir mühendislik meydan okuması olarak görüyor. Ferrari, motor ve batarya üretimini tamamen kendi bünyesinde gerçekleştirerek bağımsız bir elektrikli altyapı kurdu. Bu sayede Elettrica, hem dayanıklılık hem de sürüş keyfi açısından Ferrari DNA’sını koruyarak yeni bir çağın kapılarını aralıyor. “Sanal vites geçişi” teknolojisiyle sürücüye manuel bir deneyim hissi veren sistem, rejeneratif frenleme seviyesinin de direksiyon üzerinden ayarlanabilmesine olanak tanıyor.
Uzun ömür için batarya 15 modülden oluşuyor ve her biri ayrı ayrı yenilenebiliyor. Bu yapı, aracın yıllar boyunca performansını korumasını hedefliyor. Ferrari, 2030 yılına kadar model gamının yalnızca yüzde 20’sinin tamamen elektrikli olacağını, geri kalanının benzinli ve hibritlerden oluşacağını belirtiyor. Bu da markanın, elektrikli çağa geçerken kimliğini koruma konusunda ne kadar dengeli bir strateji izlediğini gösteriyor.
Elettrica’nın tam lansmanının 2026 yılı içinde üç aşamalı bir süreçle yapılması planlanıyor. Fiyat bilgisi henüz paylaşılmadı ancak Ferrari’nin “sessiz hız” çağındaki en pahalı modellerinden biri olacağı tahmin ediliyor.