Amerika Birleşik Devletleri’nin en yoğun nüfuslu ve şehirleşmiş eyaletlerinden biri olan New York, iklim kriziyle mücadelede radikal bir adım atıyor. Yeni yasa kapsamında inşa edilecek binalarda fosil yakıt kullanımı tamamen yasaklanıyor. Bu karar, hem hava kalitesini yükseltmeyi hem de karbon salınımını kayda değer ölçüde azaltmayı hedefliyor.
Yasa, kademeli olarak hayata geçirilecek. 2026 itibarıyla 7 kata kadar ve 9.300 m² büyüklüğe kadar olan yapılarda fosil yakıtlı sistemlere izin verilmeyecek. 2029’dan sonra ise büyük ölçekli yapılar da yalnızca elektrikle çalışan sistemlerle donatılmak zorunda olacak. Bu dönüşümün temelinde, doğalgaz ve fuel oil kazanlarının yanı sıra gaz ocaklarının yerini elektrikli çözümlerle değiştirmek var. Isı pompaları, indüksiyon ocakları ve modern enerji teknolojileri bu yeni dönemin temelini oluşturacak.
New York, bu adımıyla yalnızca karbon emisyonlarını azaltmayı değil, aynı zamanda ekonomik fayda sağlamayı da amaçlıyor. İlk etapta maliyetlerin artması beklense de, düşük enerji faturaları sayesinde bu farkın 10 yıl içinde kapanacağı öngörülüyor. Uzun vadede ise hane başına yaklaşık 5.000 dolar tasarruf mümkün olacak. Şu anda kentin toplam emisyonlarının %30’unun binalardan kaynaklandığı düşünüldüğünde, bu değişimin önemi daha da netleşiyor.
Eyalet yönetimi, halkı bilgilendirmek için bir web sitesi de oluşturdu. Bu platformda, şebekenin artan yükü kaldırabileceği, güçlendirme çalışmalarının devam ettiği ve ısı pompalarının -13 °C’de bile verimli şekilde çalışabildiği anlatılıyor. Ayrıca eyalet ve federal teşviklerden yararlanma yollarına dair rehberler de sunuluyor.
Her kuralın olduğu gibi bu yasanın da bazı istisnaları var. Restoranlar, sağlık yapıları, fabrikalar ve tarımsal binalar bu kapsam dışında tutuluyor. Mevcut yapılar da yasadan etkilenmeyecek; yalnızca yeni binalar için geçerli olacak. Ayrıca elektrik şebekesinin talebi karşılamadığı senaryolarda, yeni binalara da geçici muafiyet tanınabilecek.
Uzun vadede bu dönüşüm; temiz enerji sektörünü büyütecek, maliyetleri aşağı çekecek ve şehirde daha sağlıklı bir yaşam ortamı oluşturacak. Ayrıca jeotermal ve güneş destekli ısı pompalarının yaygınlaşması, atık ısıyı değerlendiren merkezi sistemlerin kullanımı gibi yenilikçi çözümler de gündeme gelecek. Böylelikle marketlerdeki soğutma cihazlarından çıkan fazla ısının evlerin ısınmasına katkı sağlaması bile mümkün hâle gelebilecek.
Bu karar aynı zamanda mimarlık ve inşaat sektörünü daha yenilikçi tasarımlar üretmeye zorlayarak, binaların enerji verimliliğini artırmayı teşvik edecek. Ayrıca yasa dolaylı olarak çatı ve bina cephelerinde güneş panellerinin kurulmasını özendirecek. Çünkü doğalgaz üretmek mümkün değil; ancak kendi elektriğini üretip enerji faturasını azaltmak mümkün.