Yarım asrı aşkın bir süredir gökyüzünde sesten hızlı uçuşlara uygulanan kısıtlama, artık tarihe karıştı. Amerika Birleşik Devletleri Başkanı Donald Trump’ın geçtiğimiz hafta imzaladığı başkanlık kararnamesiyle, 1973 yılında yürürlüğe giren ve şehirler üzerinde süpersonik uçuşları yasaklayan düzenleme resmen kaldırıldı. Bu kararla birlikte, havacılık dünyasında yeni bir dönemin kapıları aralanmış oldu.
Söz konusu yasak, o yıllarda Concorde gibi süpersonik yolcu uçaklarının neden olduğu güçlü “sonik patlamalar” nedeniyle kamuoyundan gelen yoğun şikâyetler üzerine devreye alınmıştı. Uçaklar, ses hızını aştıklarında 110 desibele kadar ulaşabilen patlama benzeri gürültüler yaratıyor, bu da şehir yaşamını ciddi biçimde etkiliyordu. Bu sebeple, süpersonik hızlarda uçuşlar sadece okyanus üzeri güzergâhlarda mümkün olabiliyordu.
Trump’ın yayınladığı kararname, yalnızca bir yasak kaldırmanın ötesinde, süpersonik ve hatta hipersonik (Mach 5 ve üzeri) uçuşlara yönelik kapsamlı bir vizyonu yansıtıyor. Kararnamede şu ifadeler dikkat çekiyor: “Bu emir, Amerika’nın yüksek hızlı havacılıkta yeniden tartışmasız liderliğini tesis etmeyi amaçlayan tarihi bir ulusal girişimin başlangıcıdır. Eski standartları modernleştirerek, mühendislerimizi ve girişimcilerimizi çok daha hızlı, sessiz, güvenli ve verimli hava yolculukları üretmeleri için destekleyeceğiz.”
Bu gelişme, Concorde’un 2003 yılında emekliye ayrılmasından bu yana rafa kaldırılmış olan süpersonik yolcu taşımacılığı projelerine yeniden can suyu oldu. Concorde’un sona ermesinde, 2000 yılında Paris yakınlarında yaşanan ve 109 yolcu ile mürettebatın hayatını kaybettiği trajik kazanın büyük etkisi olmuştu. Bu olayın ardından süpersonik uçuşlar sadece askeri projelerde sürdürüldü; ticari havacılık ise sessiz, çevreci ve daha ekonomik çözümlere yönelmişti.
Ancak son birkaç yıldır sektörde gözle görülür bir hareketlenme yaşanıyor. Yeni nesil süpersonik projeler, geçmişteki en büyük sorun olan gürültü kirliliğini minimize etmeye ve güvenlik standartlarını yükseltmeye odaklanıyor. Bu çabaların öncüsü olan bazı projeler ve kurumlar şunlar:
- NASA ve Lockheed Martin iş birliğiyle geliştirilen ve ilk uçuşuna hazırlanan X-59 projesi, geleneksel sonik patlamayı ortadan kaldırmayı hedefliyor.
- Boom Supersonic, bu yıl başında ses bariyerini sessizce geçerek sektörde önemli bir başarıya imza attı.
- Hermeus, geçtiğimiz ay test uçuşunu gerçekleştirdiği Quarterhorse Mk 1 modeliyle hipersonik hızlara ulaşmayı hedefliyor.
- Venus Aerospace, “Stargazer” isimli 12 kişilik uçağıyla 2030 yılına kadar Mach 9 (yaklaşık 11.100 km/s) hıza erişmeyi planlıyor.
Yeni düzenlemeyle birlikte bu tür yenilikçi girişimlerin önü açılıyor ve global ölçekte daha hızlı hava ulaşımı taleplerine cevap verilmesi bekleniyor. Süpersonik çağın yeniden başlamasıyla birlikte, gökyüzünde taşımacılığın kuralları bir kez daha yazılıyor.