Haftalık mail köşemize hoş geldiniz! Teknoloji editörünüz ve serinletici idari işler yöneticiniz Emre Kalkan olarak, yine resmi ama biraz mizahi bir üslupla klavyemin başındayım. Hazırsanız, gaza basalım!
Öncelikle, F1 sezonu açıldı! Serinletici ekibinde bu spora deli gibi ilgi gösterenler var, ben de bu yıl “Hadi bir şans vereyim” dedim ve yarış takipçisi oldum. İlk yarış? Tam bir kaos! Lastikler uçuşuyor, arabalar çarpışıyor, spikerler bağırıyor… Takip etmekte zorlandım ama itiraf edeyim, bayağı eğlendim. Sanırım ben de artık “Vettel niye emekli oldu?” diye ağlayan tayfaya katıldım. Bu sezon Serinletici’de bol bol F1 muhabbeti döner, hazırlıklı olun!
Teknolojiye geçelim: Apple, yapay zeka destekli Siri güncellemesini 2026’ya ertelemiş. Hahaha, şaka gibi! iPhone 16’yı “Artık Siri beni anlar” diye alanlar resmen koca bir hiçle baş başa kaldı. “Hey Siri, hayatımı kolaylaştır” dediniz, o da “2026’da görüşürüz” dedi. Apple’ın bu erteleme huyu beni öldürecek, Android’ciler şu an kahkahalarla izliyordur eminim. Siri’ye güvenip telefon alanlar, geçmiş olsun, bir bardak soğuk su içip beklemeye devam!
Kişisel hayatıma ufak bir güncelleme: Gönül kapılarımı platonik bir maceraya açtım. Sosyal medyadan bir kıza ulaşmaya çalıştım, “Merhaba, nasılsın?” yazdım, iki saat hikayesine baktım, ama cevap? Yok. Gördü, sustu, beni hayallerimle bıraktı. Sanırım benim flört yeteneğim bir F1 arabası kadar hızlı değil, daha çok eski bir Vosvos gibi yolda kalıyor. Olsun, platonik aşk da bir yere kadar güzel, değil mi?
Son olarak, esprili bir kısa hikaye ile veda edeyim: Geçen gün kahve almaya gittim, barista “İsim neydi?” diye sordu. “Emre” dedim. Kahvem geldi, üstünde “Emir” yazıyor. İçtim, “Belki de bugün Emir’im” dedim, kendi kendime güldüm. Sonra fark ettim ki kahve de yanlış, şekerli yapmışlar. Hayat böyle, ne adın tutuyor ne tadın!
Haftanız güzel geçsin, yarışlarınız hızlı, gönlünüz serin olsun! Görüşürüz…